site içi arama

9 Nisan 2016 Cumartesi

Atatürk’ün Çocukları

Bir çocuk sahibi olamamak hep bir sızıydı yüreginde. Bu acısını hiç gizlenmeyecekti de. Bir
baloda Asaf lbay, on altı yasındaki kızını Atatürk’le tanıstırdıgında yine nasıl da açıga
vurmustu bu acısını:
-“Asaf ile bir mahallenin çocuguyuz. Belki aynı yastayız da. Demek ben de vaktiyle evlenmis
olsaydım, on altı yasında bir çocugum olacaktı!” Gözleri yasarmıstı. Ama Asaf lbay’ın esi
atılacaktı hemen:
-“Pasam, bütün millet sizin çocuklarınızdır.”
-“Dogru, iste ben de bununla avunuyorum...” Yasamının bir gerçegi de bu olacaktı hep;
baskalarının çocuklarını sevmek, oksamak, kendi çocuguymusçasına bagrına basmak...
Böylece avutacaktı kendini.
-“Belki benim çocugum olmadıgında bir gizli neden vardır. Çok sevdigim bir tayımın
ölümünden o kadar duygulanmıstım ki, günlerce acısını unutamadım, yemek yiyemedim. Ya
çocugumu kaybetmis olsaydım, ne olurdum bilemem...”
Kendi çocugu olmaması karsısında, “olsaydı ama onu kaybetseydim bu acıya dayanamazdım,
iyi ki olmadı” diyecek kadar çocuk sevgisi ile dopdoluydu. Bu duygular içinde, gittigi her yerde gördügü, karsılastıgı çocukları sevecek, kollayıp gözetecek, olanakları bulunmayanları
alıp okutacak, çevresinden, evinden çocukları hiç eksik etmeyecekti.

1 Kemal Arıburnu, Atatürk’ten Anılar, Türkiye s Bankası Kültür Yayınları, Ankara 1976, s.
86
Kaynak: Atatürk ve Unutulmaz Anıları, Ahmet Gürel, Bülent Türker, Nisan 2009

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder