site içi arama

14 Nisan 2016 Perşembe

İkimizde Gazi’yiz

Gazi Mustafa Kemal Pasa, Eskisehir’in köylerinde gezinti yaparken, asırlık çınarların
gölgesine sıgınmıs bir köy kahvesi önünde otomobilini durdurdu. Salih Bozok’a:
-“Bu çınarları hatırlıyorum...” dedi. Zaferden sonra bir gün yolu o köye düsmüstü! Eski
hatıraları bir an tekrar yasamak için; arabasından inip, büyük bir rahatlıkla köy kahvesinin
harap iskemlesine oturdu. Biraz sonra kahveci ona, köyünün tek ikramı olan ayranı temiz
bardaklar içinde getirince, Gazi pek memnun oldu. Yaslı kahveciye sordu:
-“Yusuf!”
-“Buralarda geçmis savası hatırlar mısın?”
-“Nasıl hatırlamam, Pasam? Emrinizde çavustum!”
-“Emrimde mi?”
-“Bütün kuvvetlerin Baskumandanı degil miydin, Pasam! Hep emrinde savastık.” Büyük
kurtarıcı zeki köylüyü takdir etmisti;
-“Aferin Gazi Yusuf Çavus!” Deyince, eski asker el bagladı:
-“Estagfurullah, Pasam! Gazi sizsiniz!”
-“Rütbe baska... Fakat harpten dönmüs iki asker olmamız sıfatıyla ikimiz de Gazi’yiz!” Ve
tepside duran ayran bardaklarından birini bizzat eliyle çavusa vermek lütfünü göstererek,
ilave etti:
-“Serefine Gazi Yusuf Çavus!”
-“Serefte daim ol Pasam!” Aglamaktan ayranı içemeyen kahveciye, o zamanın çok parası olan
bir yüzlük verip gülümsedi:
-“Allahaısmarladık, silah arkadasım!”1

1 Hilmi Yücebas, Atatürk’ten Nükteler, Fıkralar ve Hatıralar, 2. Baskı, Kültür Kitabevi,
stanbul 1973. s. 105
Kaynak: Atatürk ve Unutulmaz Anıları, Ahmet Gürel, Bülent Türker, Nisan 2009

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder