site içi arama

16 Nisan 2016 Cumartesi

Türk Mitolojisi: Erlik, Erklik.

Erklik "erkek", "eril" anlamına gelen er sözcüğün-den oluşmaktadır. Erk "erkeklik", "kahramanlık", "güç" an-lamına gelmektedir. Erklik (ya da rkl ses öbeğinin düşmesi sonucu erlik) "erkek, kahraman olma özelliğine sahip kişi" anlamına gelmektedir. Birçok Eski Türkçe metinde, erklik sözcüğü yalnızca kudretli şahsiyetleri nitelendirmek için kullanılmıştır. Ancak bu kişüerin dinsel açıdan hiçbir önemi yoktu (örneğin Irk Bitig). Yenisey Yazıtları bu açıdan ba-kıldığında pek açık değildir ve bazı şüpheleri içerir (İhe Aşete, Minusinsk, Altın Köl). (Baykal-Gölü'nde) Olkhon adasında bulunan kısa yazıttan, bu sözcüğün Venüs geze-genini anlattığı açıkça anlaşılır; ayrıca Uygur yazınında bu gezegen hâlâ aynı şekilde adlandırılmaktadır. 11. yüzyıla kadar Venüs "ışık yıldızı" (yaruk yıldız) (Luzifer), ve çaplan (çoban) olarak adlandırılmaktaydı. Daha yakın dönemlerde ise (Akşam Yıldızı olan Venüs'ün yerine) solbon adıyla kar-şımıza çıkmaktadır. Sabah Yıldızı'nın sözümona bütün di-ğer yıldızları öldüren güçlü bir savaşçı olarak betimlenmesi, birtakım Çin mitolojileriyle ilintilendirilebibir. Erk'in anlamı fcüıf ünkünden çok farklıdır. Küc sözcüğü daha yumuşak bir güç olan gök tanrının gücünü nitelendirmektedir.
Venüs'ün her sabah doğuda ufuk çizgisinin hemen üstünde gözükmesi, Erklik'in bir cehennem tanrısı olabileceği tasa-rımının oluşmasını sağlamıştır. Altın Köl Yazıtlarında, Erk-lik ölüleri canlılardan "ayırmakta" ve böylece bir çeşit ölüler tanrısı olmaktadır. Aynı şekilde, Venüs'ün savaşçı gücüne ilişkin tasarım yine Venüs'ün kötü cinlerin Kralı olduğuna ilişkin bir tasarımla karışabilmekteydi. Bununla birlikte, bu benzetme çok eskilere dayanmıyor olmalı: Kökenini Bu-dizm'de arayabiliriz. Türk-Uygur Budist yazınında, Erklik Hintlilerin Yama diye adlandırdığı (bu konuda 1202 yılına ait belge mevcuttur) cehennemin kralı ile özdeştir. Erklik'e ilişkin bu yeni anlayış Türk dünyasının bir bölümünde mu-hafaza edilirken, diğer bir bölümünde kaybolup yitmekte-dir: özellikle Kâşgarlı Mahmud, bu anlayıştan artık haber-sizdir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder