site içi arama

7 Nisan 2016 Perşembe

Ortak Bir Türk Dili Oluşturulması

Gaspıralı’nın en önemli faaliyetlerinden biri de ortak bir Türk dilinin oluşturulması yönündeki girişimidir. O, İstanbul Türkçesini, Osmanlı ve Tatar lehçeleri arasında aracı durumda bulunan Kırım lehçesi temelinde işleyip sadeleştirerek bütün Türkler için ortak bir edebî dil haline sokmak düşüncesindeydi. Türk dili, Arapça ve Farsçadan alınan gereksiz sözlerden arındırılmalı ve halk tarafından anlaşılabilecek bir sadeliğe kavuşturulmalıydı. Gaspıralı’nın Tercüman gazetesi (Bahçesa- ray, 1883-1918) aracılığıyla yaygınlaştırdığı bu dil, Kırım, Idil-Ural, Kafkasya ve Türkistan aydınları üzerinde etkili oldu. Bu dille yazanların oluşturdukları geniş bir edebiyat ortaya çıktı.

Ortak Türk dili hareketinin aksine gelişen diğer bir yöneliş ise yerel dillerin öne çıkarılması akımıydı. Bu eğilimin öncüsü Tatar yazarı Kayyum Nasırî (1825-1902) idi. Onun saf Tatarca yazma akımı bir kısım Tatar aydınlarını etkiledi. Türk topluluklarmın ayrı ayrı edebî diller oluşturması eğilimi Rus devletinin çıkarlarıyla uyum halindeydi. Sovyet devrinde Gaspıralı’nın başlattığı ortak Türkçe akımı engellenirken, yerel dillerin geliştirilmesi teşvik edildi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder