site içi arama

4 Nisan 2016 Pazartesi

TÜRGİŞLER (634-766)


630 yılında Batı Gök-Türk ülkesinde T’ung Yabgu’nun öldürülmesi üzerine ülke iç karışıklığa sürüklenmişti. Başıboş kalan çeşitli boylar, 635 yılında kendi aralarında teşkilatlanarak Türgişler denilen halkı meydana getirmişlerdir. Buna rağmen başlarında daima Batı Gök-Türk hanedanından gelen beyler bulunmuştur. Aslında 634 yılında Batı Gök-Türk hanedanından Işbara ülkesini on boya bölmüş, her boya birer ok vermiş bundan sonra unvanları On Şad ve On Ok şeklinde söylenmeye başlamıştır. Türgişler bunlardan birinin adıdır. Yazılı belgelere göre ilk defa 651 yılında tarih sahnesinde görülen bu Türk boyu, Batı Gök-Türk Devleti’ni (581-659) meydana getiren On-Ok konfederasyonuna bağlı beş Tou-lu grubunun dördüncü boyu olarak Barotala nehri boylarında tarih sahnesinde yer alır. VII. yüzyılın ortalarında Türgişleri Ho-lo-shih Çor isimli bir başbuğ yönetmekteydi.
656 yılında Çin’deki T’ang împaratorluğu’nun üç kol hâlinde Batı Gök-Türk Devleti topraklarına saldırması, diğer Türk boylarını olduğu gibi, Türgiş boyunu da etkiledi. Bunun sonucunda Türgişler Işık Göl ile İli nehri taraflarına göç ettiler. Onlardan küçük bir grup da Beşbalık taraflarına göç etti.

Çinlilerin yaptığı bu sefer sonucunda, batı Türk kabileleri gibi Türgiş boyu da Çin egemenliği altına girdi. Türk oymaklarını yönetmek üzere T’ang İmparatorluğu tarafından devlet hizmetinde görevli Türk kökenli bir kağan gönderildi. Bu durum 690 yılma kadar devam etti. II. Gök-Türk Devleti’yle sık sık çatışan Türgişler, Bolçu savaşında mağlup oldular.
720 yılında, batıdan gelen Emevî ilerleyişi devam ediyordu. Maveraünnehir üzerinde Türklerin hak sahibi olduğunu düşünen Su-lu Kağan, Arap ordusunun ilerleyişine karşı buradaki mahalli şehir devletlerine elinden gelen yardımı yaptı. 737 senesinde bir kumandanının komplosuna kurban giden Su-lu Kağan’ın ölümü üzerine Türgiş Devleti birliğini koruyamadı. Çin İmparatorluğu bu durumdan yararlanmak istedi. Çinliler, Türgişlere karşı bazı başarılar kazandılarsa da, Emevîler- le Karlukların işbirliği ile hareket ettiği Talas Savaşı’nı (751) kaybettiler ve bölgeden çekilmek zorunda kaldılar. Bir ara Uygur Devleti’nin baskısına maruz kalan (735-756) Türgişler, Sarı-kara kabileler arasındaki ihtilafın büyümesi yüzünden bir daha kendilerini toparlayamadılar ve Seyhun boylarına doğru göç etmeye başladılar. Onlardan boşalan topraklar üzerinde Karluk Devleti kuruldu (766).

Sarı Türgiş Devleti kurulmadan önce başbuğları Baga Tarkan unvanını taşıyordu. Onun iki devlet merkezi vardı. Birisi Tokmak’ın kuzey batısındaki Ordukent, diğeri önceleri İli nehri yakınındaki Kong-yue şehri, sonraları ise göçler sebebi ile taşınılan Kouna-şar (Eskişehir) idi. Sarı Türgiş kağanı bu şekilde iki büyük kabile grubunu rahat bir şekilde idare ediyordu.
II. Gök-Türk Devleti’nde devlet yönetiminde kağandan sonra iki şad yer alıyordu. Sarı Türgiş Devleti bu durumu kendine örnek almış görünmektedir. Burada Yabgu ve Şad, Tou-lo ve Nu-shih-pi adlı kabile gruplarını yönetmekle görevli idiler. Yabgu ve şaddan sonra beyler yer alıyordu. Burada beyler, büyük bir ihtimalle boy başkanları idiler. Sarı Türgiş Devleti’nde bir de buyruk (bakan, vezir) görülmektedir. Buyruk, idarede yabgu ve şaddan sonra, fakat beylerden önce gelirdi.
690’lı yıllarda Kara Türgiş Devleti’nin başında Çor unvanlı biri bulunuyordu. Halka sert davranan ve bölgeyi iyi idare edemeyen bu kağan, II. Gök-Türk Devleti’nin akınlarına karşı koyamayınca Çin’e kaçmak zorunda kaldı. Başsız kalan Tür- gişlerin başına Baga Tarkan geçti. Halkını iyi idare ettiği için sadece Türgişler değil, çevredeki bütün diğer Türk boylarının çoğu kendi arzularıyla ona bağlandılar. Böylece birliğine katılan diğer boylarla beraber çok güçlenen Baga Tarkan, II. Gök-Türk Devleti’ne karşı Çinlilerin yanında yer aldı. Onun ölümünden sonra yerine oğlu Suo-ke geçerek kağan unvanını aldı ve mensup olduğu Türgiş boylarının sıfatı (sarı) ile bir devlet kurdu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder