site içi arama

4 Nisan 2016 Pazartesi

Töles Boyları

 627’ye kadar Baykal Gölü’nün doğusundan Karadeniz’in kuzeyine kadar uzanan sahada Gök-Türk Devleti’ne bağlı diğer Türk boyları Töles ismiyle adlandırılıyordu. Tölesler, en fazla boy sayısına sahiptiler. Tölesler, IV. ve V. yüzyıllarda yaşayan Kanglıların devamıdır. Büyük Hun İmparatorluğu zamanında devlete bağlı, fakat batı bölgelerinde yaşayan boyların genel isminin Ting-ling olduğu bilinmektedir. Sonra Orta Asya’daki dağınık boylar Kanglı olarak adlandırılmıştır. VI. yüzyılın ortalarında, Gök-Türklerin büyük bir hızla yükseldiği sırada Orta Asya’da onlara bağlı dağınık Türk boylarının genel adı ise Töles’tir. Gök-Türkler, Töles boylarını yenip, onların 50 bin ailesini kendilerine bağladıktan sonra istiklâllerini elde etme yolunda büyük güven kazanmışlardı. Dolayısıyla Gök-Türk Devleti’nin kuruluşunda Töleslerin katkısı çok önemlidir.
 Tölesler, Gök-Türkler gibi bir hayat tarzını sürdürüyorlardı. Belirli bir yerde ikamet etmedikleri, dağları ve vadileri takip ederek yaşadıkları bilinmektedir. Hareketli hayat tarzları sayesinde ağır ve vahşi hayat şartlarına karşı dayanıklıydılar. Orta Asya’da yaşamış bütün Türk topluluklarının ortak özelliği olan at üstünde ok atmada usta olmalarıyla tanınıyorlardı. Çin’in batı sınırlarına yakın olan Turfan civarında yaşayan Töles gruplarının bitki yetiştirme ve tarım gibi işlerle uğraşmalarından da Türklerin İslam’ı kabullerinden önce Orta Asya’da tarım yaptıkları anlaşılmaktadır. Bu boylar tarımla ve bahçecilikle uğraştıklarından, daha çok sığır yetiştiriyorlardı ve dolayısıyla ata ihtiyaçları azdı.
 603 yılında Batı Gök-Türk kağanı Tardu’nun yenilgiye uğraması üzerine Altayla- rın batısında Tanrı Dağları havalisinde yaşayan Töles boyları dağıldı. Töles boylarının tarihleri büyük çoklukla Batı Gök-Türkleri içinde gelişti. Ancak, Sir Tarduş, Ba- yırku ve benzeri boyların bunlara dâhil olmadığı anlaşılmaktadır. Doğuda kalanların hepsi 627 ve takip eden yıllarda birer müstakil siyasi güç olarak ortaya çıktılar.
Töles boylarının coğrafi dağılımı Orta Asya Türk tarihi açısından çok önemlidir. Moğolistan’da Tola Irmağı’nın kuzeyinde küçük Töles kabileleri yaşıyordu. Bir kısmı Hami’nin batısı, Karaşar’m kuzeyi ve Ak Dağ (Tanrı Dağları) eteklerindeydiler. Töles boylarından bazıları biraz daha kuzeyde Altay Dağları’nın güney batısını yurt tutmuşlardı. Bazı Töles kümeleri Semerkand’ın kuzeyinde, Sır Derya’nın (Arıs ırmağı) yanında, diğer bazıları ise Hazar Denizi’nin doğusunda bulunuyordu. Ayrıca, Karadeniz’in kuzey doğusunda yaşayan Töles kabileleri de vardı.
 Tölesler, Batı Gök-Türk Devleti’nin zayıflaması (603) üzerine tekrar siyasi sahnede rol oynamaya başladılar. Tardu’nun mağlubiyeti ile bir ara dağılan Töles boylarının orta grubu, yani Altay Dağları’nın güney-batısı ile Tanrı Dağları’nın kuzeyinde yaşayanlarının, Batı Gök-Türk kağanı Ch’u-lo tarafından itaate alındığını söylemek mümkündür. Töleslerin güçlenmelerinden endişelenen Ch’u-lo Kağan, ağır vergiler koymak suretiyle onların mallarını topladı. Arkasından Sir Tarduşlann kendisine itaatten vazgeçeceklerini zannederek onların kabile liderlerinden yüzden fazlasını ortadan kaldırdı.
Bu ağır baskılara dayanamayan Töles boyu Ch’i-piler, erkinleri Ke-leng liderliğinde Gök-Türkleri mağlup etmeyi başarabildiler. Diğer bir Töles boyu olan Sir Tarduşlar da erkinleri Ye-shih’yı “Küçük Kağan” unvanıyla tahta geçirdiler. Onun gücünden korkuya kapılan Hami, Koço ve Karaşar gibi küçük devletçikler de ona bağlandı. Ancak, Ch’i-piler ve Sir Tarduşlar bağımsızlıklarını uzun süre devam et- tiremediler; Batı Gök-Türk Devleti yeniden kuvvetlenince ona bağlandılar.
 Doğu Gök-Türk Devleti’nin yeniden güçlenmesiyle etkisiz bir duruma gelip ona bağlanan Töles boylarından Tola ve Kerulen ırmakları civarında oturanlar, 627 yılından sonra Çin’in desteği ile isyan ettiler. Doğu Gök-Türk Devleti, bu isyan neticesinde iyice zayıfladı ve arkasında da kıtlık çıkınca tamamen dağıldı. 627 tarihi Orta Asya’da yaşayan bütün Türk kökenli boylar için dönüm noktasıdır. Bu tarihten sonra bu boylar bağımsız yaşayacak kadar öz güvene sahip oldular. Bunların en güçlüleri Sir Tarduşlar, Bayırkular, Bugular ve Uygurlar idi. Onlar ilerleyen devirlerde önemli tarihî roller üstlendiler. Öncelikle Sir Tarduşlar, 646 yılına kadar bağımsız bir devlet kurdular. Töles adı bahsettiğimiz tarihte önemini yitirse de çeşitli Türk toplulukları içinde varlığını sürdürmüştür.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder