site içi arama

8 Nisan 2016 Cuma

Atatürk'ün Karın Boslugunda Sıvı Birikmesi Ve Ponksiyonlar:

Atatürk, karın delme suretiyle sıvı alınmasını vahim ve tehlikeli bir ameliye olarak
düsünüyordu. Daha önceleri Dr. Sakir Ahmet Ediz'e sordugu suali bir baska gün tekrar
doktorlarına:

-"Su alma ameliyesi tehlikeli midir, acı verir mi?" diye sorar.

Doktorlar onu kaygılandırmamak için çok basit oldugunu, hatta bu isi kendileri degil,
asistanlarına yaptırdıklarını söylüyorlardı. Atatürk bu müdahale sırasında bagırsakların
delinmesinden korkuyordu, bu endise ile uzun zamandan beri düsündügü vasiyetini
geciktirmeden bitirmek istediginden, 5 Eylül 1938 günü Dolmabahçe Saray'ında vasiyetini
yazdırır.

Dr. Fiessinger'in üçüncü defa stanbul'a gelisinde onun onayı ile 7 Eylül 1938 günü Op.Dr.
Mim Kemal Öke tarafından ilk karın ponksiyonu (karından sıvı alma islemi) yapılır.

Dr. Fiessinger'in üçüncü defa stanbul'a gelisinde onun onayı ile 7 Eylül 1938 günü Op.Dr.
Mim Kemal Öke tarafından ilk karın ponksiyonu (karından sıvı alma islemi) yapılır.

Dr. Neset Ömer rdelp karaciger yetmezliginden dolayı ponksiyonun lokal anestezi tetkik
edilmeden yapılmasını ve az miktarda sıvı bosaltılmasını istiyordu.

Dr. Mim Kemal Öke Atatürk'e daha önceleri cerrahi müdahalede bulundugu için onun agrıya
duyarlılıgını bildiginden cilt altına lokal anestezi yaptıktan sonra ponksiyonu yapar.
Atatürk'ün karın boslugundan 10,5 kilo sıvı bosaltılır. Asım Arar ve Bedi Sehsuvaroglu'na
göre 12 kilo, Hasan Rıza Soyak'a göre ise 12 kilodan fazla sıvı bosaltılmıstır.

Sıvı bosaltıldıktan sonra, Atatürk adeta birden bire zayıflamıstı. Karnına büyük bir sargı
sarılır, rahatladıktan sonra sigara ve kahve içer. Kendisine ponksiyon yapılan igneyi görmek
ister. Dr. Mim Kemal Öke kendisine daha ince bir igne gösterir. Atatürk bunu görünce,

-"Aman bu kazma anestezisiz mi batırıldı. Bir kaç defa anestezi yapılmadan bu yapılamazdı.
Fakat bir digeri icap ederse rica ederim daha incesini intihap (seçim) edelim" der.
Kendisine geçmis olsun diyen Kılıç Ali'ye Atatürk;

-"Çıkan suyu gördün mü? Bu kadar bir su kabı insanın karnı üzerine konsa nasıl tahamül
eder? Bak ben ne haldeyim nasıl tahamül etmisim" der.

19 Eylül 1938 günüde Dr. Nihat Resat Belger ve Dr. Nesat Ömer rdelp'in müsterek
raporlarında Atatürk'ün çok yorgun ve halsiz oldugu ve karında assitin toplanmasının devam
ettigi ve ilk ponksiyondan önceki seviyeye geldigi belirtilmisti.

22 Eylül 1938 günü Atatürk'ten ikinci defa ponksiyonla sıvı bosaltılır. Ponksiyon yine Dr.
Mim Kemal Öke tarafından lokal anestezi ile yapılır. 10 litre sıvı bosaltılır.

7 Kasım 1938 Salı sabahı, doktorlardan daha fazla dayanamayacagından sıvını derhal
alınmasını kati bir lisanla ister.

Dr. Nihat Resad Belger'e
-"Doktor karnımdan bu suyu çekmek zamanı geldi; çünkü bu mayi benim nefesime
dokunuyor. Soluk almamı güçlestiriyor. Bunu çekip alın" der.

Doktorlar hiç degilse 24 saat geçiktirmek için Dr. Mim Kemal Öke'nin sarayda olmadıgını, o
saatte Gülhane'de talebelerine ders vermekte oldugunu, bu islemin ertesi güne ertelenmesini
rica ederler. Fakat Atatürk,

-" İste doktor Mehmet Kamil Bey var zaten bu isi en iyi beceren de o imis, o yapsın" diye
diretir. Doktorlar hazırlık yapmak için odadan çıktıktan sonra kaslarını çatar, hiddetli bir
sesle;

-"Niçin tereddüt ediyorlar... olacak olur!"
Karnını isaret ederek;
-"Bu insuportable'dır" der.
Üçüncü karın ponksiyonu aynı gün saat 12:20'de Dr. Mehmet Kamil Berk tarafından yapılır.
Atatürk karında biriken sıvının hepsinin çekilmesini ısrarla emretmektedir.
Doktorlara;

-"Kaç litre var? Sayın!" diyordu.


Dr. Nihat Resat Belger her yarım litreyi bir sayarak "on iki litre" der. Hakikatte 6 litre sıvı
bosaltılmıstı.
Kaynak: Atatürk'ün Saglıgı Hastalıkları Ve Ölümü, Dr. Eren Akçiçek, zmir Güven Kitabevi,
2005, ISBN: 975-6240-05-9. Sayfa:212-221

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder