Mustafa, Mustafa Kemal
olmakla kalmadı…
Sonraki yıllarda yeni adlar almaya,
yeni şanlar kazanmaya devam etti…
Çanakkale Savaşı’ndan sonra rütbesi
paşalığa yükseltilince, adı Mustafa Kemal Paşa oldu.
Kısaca, Kemal Paşa diye anılmaya
başlandı.
Sarı Paşa diyenler de oldu.
Sakarya Savaşı’ndan sonra Türkiye
Büyük Millet Meclisi ona Gazi rütbesini verdi.
Adı, Gazi Mustafa Kemal Paşa oldu.
Bu unvan o kadar benimsedi ki,
herkes ondan kısaca Gazi Paşa diye söz etmeye başladı.
21 Haziran 1934’te Soyadı Kanunu
çıkınca, herkesin aklına, doğal olarak, ilk o geldi:
Gazi Mustafa Kemal’in soyadı ne
olacaktı? Herkese soyadı bulan Gazi, kendisine nasıl bir soyadı bulacaktı?
Meclis’te, gazetelerde her gün
ortaya yüzlerce öneri atıldı… Konuşuldu, tartışıldı, ama bir karara varılamadı.
Günler, haftalar geçti… Sonunda,
herkesin merakını gideren, üzerinde anlaştığı öneri, Saffet Arıkan’dan geldi.
Daha sonra Milli Eğitim Bakanlığı
da yapacak olan Saffet Arıkan, Atatürk soyadının nasıl ortaya çıktığını şöyle
anlatmaktadır:
“1934 senesi, Dil Kongresi’nde Dil
Tetkik Cemiyeti Başkanlığı’na getirildim. Kongreden bir müddet sonra, 26 Eylül
tarihi dil bayramı idi. Bunun için bir nutuk hazırlamam lazım geliyordu. Bu
Nutuk müsveddede görüldüğü gibi, ‘Ulu Önderimiz Atatürk Mustafa Kemal’ diye
başlıyordu.
“Atatürk o tarihe kadar, Soyadı
Kanunu çıktığı halde henüz soyadı almamıştı.
Nutku kendine gösterdim. Atatürk
kelimesini görür görmez üzerinde durdu. Birçok kereler bu kelimeyi tekrar etti.
‘Çok güzel bir buluş ama çok iddialı,’ dedi. Ancak, müsveddede tashihler
yaptığı halde, Atatürk’e dokunmadı. Müsveddenin sonlarında bir de ‘Türk Atası’
diye bir terkip kullanmıştım. Bunu daha fazla iddialı bularak Atatürk tarzında
tashih etmemi emretti.
Başka bir şey söylemedi. Ben
nutkumu verdikten epey sonra, Gazi Mustafa Kemal, Atatürk’ü soyadı olarak
aldı.” (Alıntı)
Anlatan: Baha Arıkan
Derleyen: Kemal Arıburnu, Atatürk, Ankara, 1960, s.87
Derleyen: Kemal Arıburnu, Atatürk, Ankara, 1960, s.87
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder