Teoman ve Meteden sonra başa geçen imparatorların Türkçe
isimleri bilinmemektedir, çünkü hepsi Çin kaynaklarından
öğrenilmiştir. Çin kaynaklarında Mao-Dun olan Mete işbaşına geçtikten sonra Hun
İmparatorluğunun yükselme dönemi
başlar. Devletin kurucusu Teoman oğlunu öldürtmek için bir başka bölgeye sürer,
ne var ki, Mete gittiği yerde güçlü bir ordu kurarak geri döner ve babasını
öldürerek imparator olur. Mete başa geçince önceleri doğuda yaşayan kavimler
ondan çok şey istediler, örneğin karısını, atını ve bir miktar toprağını. Bunun
üzerine Mete "Halka ait olan şey verilmez" diyerek Doğu seferine
çıktı ve Doğuda yaşayan tüm kavimleri yenerek kendi
imparatorluğuna bağladı. Doğuda
durum sakinleşince, bu kez Batıya yöneldi ve Batı
topraklarını da aldı. Böylece Çin Seddinin
kuzeyinde kalan tüm bölge Hun İmparatorluğunun eline geçmiş oldu.
Daha sonra Mete Kuzey bölgesine döndü ve o yöreleri de sırasıyla egemenliği
altına aldı. Bunun üzerine Hun İmparatorluğunun
civarında yaşayan bazı beylikler kendiliklerinden Metenin egemenliğini benimseyerek Hun İmparatorluğunun sınırları içine girdiler. Ülkesin i
hemen her yönde genişleten Mete, bundan sonra büyük bir Çin seferi için yeniden
hazırlanmaya başladı.
Bu sıralarda Çinde Han Sülalesidönemi başlamıştı. Bu dönem M.Ö.206-220 yılları arasında sürmüştür. Çinde Kaoti imparator olmuş ve Tai eyaletinin başına Han Kralı unvanı ile Sini getirmişti. Mete Maji kentine saldırarak Çin seferine başladı. Sin bunun üzerine Hunlara teslim oldu. Mete ilerleyerek Çinin içlerine girdi ve imparator Kaoti ile savaşa başladı. Hunlar Çinlilerden sayıca az olmalarına karşın Mete savaştan zaferle çıktı. Çin İmparatoru Metenin karısından yardım istedi ve onun aracılığıyla kaçarak canını kurtardı. Hun akınları bu savaştan sonra da sürdü. Çin kralı, yeni bir sefere hazırlanmak istediyse de yakınları onu bu düşünceden vazgeçirdiler ve daha sonra görüşmelerle Çin-Hun barışı gerçekleşti. Çin kralı, bir cariyesini Meteye gönderdi ve her yıl, belirli bir oranda gıda yardımında bulunmayı yükümlendi. Bu barış üzerine Mete, uzun bir süre Çin ülkesini rahat bırakarak yeniden Batıya döndü. Sırasıyla Tibet ve Tibetin güneyinde yaşayan kavimler imparatorluk sınırları içine alındı. Şamo Çölü ve Lop Gölü çevresindeki halk korunmaya alınırken, İrtiş ve İli ırmakları boyunca yaşayan halklar Hun egemenliğine girdiler. M.Ö.177 yılına kadar süren bu zaferler sona erdiğinde Hun İmparatorluğunun sınırları Kore ve Japon denizinden Volga nehrine kadar ulaşıyor ve Sibiryanın güneyi de bu devletin sınırları içinde yer alıyordu. Mete, Orta Asyada yaşayan Hint-Avrupa asıllı Yüecileri de yerlerinden sürerek bu bölgeyi tümüyle Türkleştirdi. Bu seferler sonunda Mete Han, Asyada yaşayan tüm Türk kavimlerini merkezi bir otorite ve tek bir bayrak altında birleştirmeyi başardı. Ayrıca Moğollar,Tunguzlar, Tatarlar ve Çinlilerin büyük bir kısmı da Hun imparatorluğu sınırları içinde yaşamaya başladılar.
Bu sıralarda Çinde Han Sülalesidönemi başlamıştı. Bu dönem M.Ö.206-220 yılları arasında sürmüştür. Çinde Kaoti imparator olmuş ve Tai eyaletinin başına Han Kralı unvanı ile Sini getirmişti. Mete Maji kentine saldırarak Çin seferine başladı. Sin bunun üzerine Hunlara teslim oldu. Mete ilerleyerek Çinin içlerine girdi ve imparator Kaoti ile savaşa başladı. Hunlar Çinlilerden sayıca az olmalarına karşın Mete savaştan zaferle çıktı. Çin İmparatoru Metenin karısından yardım istedi ve onun aracılığıyla kaçarak canını kurtardı. Hun akınları bu savaştan sonra da sürdü. Çin kralı, yeni bir sefere hazırlanmak istediyse de yakınları onu bu düşünceden vazgeçirdiler ve daha sonra görüşmelerle Çin-Hun barışı gerçekleşti. Çin kralı, bir cariyesini Meteye gönderdi ve her yıl, belirli bir oranda gıda yardımında bulunmayı yükümlendi. Bu barış üzerine Mete, uzun bir süre Çin ülkesini rahat bırakarak yeniden Batıya döndü. Sırasıyla Tibet ve Tibetin güneyinde yaşayan kavimler imparatorluk sınırları içine alındı. Şamo Çölü ve Lop Gölü çevresindeki halk korunmaya alınırken, İrtiş ve İli ırmakları boyunca yaşayan halklar Hun egemenliğine girdiler. M.Ö.177 yılına kadar süren bu zaferler sona erdiğinde Hun İmparatorluğunun sınırları Kore ve Japon denizinden Volga nehrine kadar ulaşıyor ve Sibiryanın güneyi de bu devletin sınırları içinde yer alıyordu. Mete, Orta Asyada yaşayan Hint-Avrupa asıllı Yüecileri de yerlerinden sürerek bu bölgeyi tümüyle Türkleştirdi. Bu seferler sonunda Mete Han, Asyada yaşayan tüm Türk kavimlerini merkezi bir otorite ve tek bir bayrak altında birleştirmeyi başardı. Ayrıca Moğollar,Tunguzlar, Tatarlar ve Çinlilerin büyük bir kısmı da Hun imparatorluğu sınırları içinde yaşamaya başladılar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder